ABD’deki Kaliforniya Üniversitesi’nden araştırmacılar, yıllar süren anlaşmazlığın ardından, ikisinin arasında ilk ortaya çıkan canlıların taraklı denizanaları olduğunu ileri sürdü.
Süngerler basit, yerleşik deniz canlıları iken taraklı denizanaları da okyanuslarda yüzen jelatinimsi damla benzeri organizmalardır. 500 milyon yıldan daha uzun bir süre önce, ikisinden biri atalarının soyundan ayrılan ve evrim ağacında kendi dalını oluşturan ilk hayvan türü oldu.
Hangisinin daha önce geldiği üzerine, uzun süredir devam eden tartışmalar bulunuyordu. Nature dergisinde yayınlanan araştırma, denizanalarının, tüm hayvanların atası olarak görülebileceğini vurguladı.
KASLARI VE SİNİR HÜCRELERİ VAR
Times’ta yer alan habere göre, denizanası dalının ayrıldığı evrimsel “gövde”, daha sonra, bugün hala var olan diğer dört ana hayvan soyuna bölündü: süngerler, mikroskobik düz hayvanlar, cnidarians (anemonlar, denizanası ve hidra gibi) ve bilateriler (insanların yanı sıra yumuşakçalar, eklembacaklılar ve solucanlar).
Araştırmada, çeşitli hayvanların kromozomlarına, hücrelerinin çekirdeğinde bulunan, genlerini taşıyan ve DNA’dan oluşan iplik benzeri yapılara bakıldı. Bulgular, bilim insanlarının tüm hayvanların atalarının neye benzediğine dair daha net bir resim oluşturmasına olanak tanıyacak. Bu çok erken canlılara ait çok az fosil var. Ancak, taraklı denizanalarının kasları ve nöronları (sinir hücreleri) olduğunu, süngerlerin ise olmadığı biliniyor.
14 GEN GRUBU BULUNDU
Araştırmacılar, nöronları ve kasları olan tüm hayvanların, bu özelliklere de sahip olan ortak bir ataya sahip olduklarını varsaymanın mantıklı olduğunu iddia ediyor.
Analiz, taraklı denizanalarının kromozomları ile yaklaşık bir milyar yıl önce ortak bir atayı paylaşan ilkel tek hücreli organizmaların kromozomları arasındaki önemli benzerlikleri ortaya çıkardı. Her birinde, her biri ayrı kromozomlarda bulunan 14 gen grubu vardı.
Süngerler de dahil olmak üzere diğer tüm hayvan soylarında, bu 14 gen grubu yeniden düzenlendi ve şimdi yedi grup oluşturuyor. Araştırmacılar bunun, bu canlıların ortak bir atasında gerçekleşmiş olması gerektiğini savunuyorlar.
